Küresel piyasalarda gözler BoJ’un faiz kararına çevrildi

Merkez Bankaları hafta içinde 2023’ün son faiz kararlarını açıkladı. Sırada Japonya Merkez Bankası’nın ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın faiz kararı vardı. TCMB, 21 Aralık Perşembe günü açıklayacak. Ekonomistlere göre bu karar 250 baz puan olacak ve politika faizi yüzde 42,5’a çıkacak.

Fed, politika faizini beklentiler dahilinde değiştirmeyerek 22 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 5,25-5,50 aralığında sabit tutarken, bankanın uzun bir aranın ardından ilk defa güvercin bir mesaj verdiği görüldü.

Bankadan yapılan tahminler gelecek yıl toplamda 75 baz puanlık faiz indirimi yapılabileceği ihtimalini ortaya koydu.

Para politikası karar metninde enflasyonun yıl boyunca yavaşladığına işaret edilirken, enflasyon tahminleri bu yıl için yüzde 3,3’ten yüzde 2,8’e, 2024 için yüzde 2,5’ten yüzde 2,4’e ve 2025 için yüzde 2,2’den yüzde 2,1’e düşürüldü.

Amerika’daki İşsizlik oranına ilişkin tahminler ise bu yıl için yüzde 3,8, gelecek yıl için yüzde 4,1 ve 2025 için yüzde 4,1’de sabit tutuldu. 2026 yılına ilişkin işsizlik oranı öngörüsü ise yüzde 4’ten 4,1’e yükseltildi.

Ekonomiye ilişkin tahminlerini açıklayan Fed, federal fon oranına ilişkin tahminini bu yıl sonu için eylülde öngördüğü yüzde 5,6 seviyesinden yüzde 5,4 seviyesine çekti.

Fed’in 2026 yılına ilişkin faiz öngörüsü ise yüzde 2,9 olarak korundu. Uzun dönem ortalama faiz beklentisi de yüzde 2,5’te tutuldu.

Kararın ardından Fed Başkanı Jerome Powell, sıkılaştırma döngüsünde politika faizinin muhtemelen zirvede veya zirveye yakın olduğuna inandıklarını belirterek, banka yetkililerinin ise faiz oranlarının daha da artırılmasını uygun bulmamasına rağmen bu olasılığı masadan kaldırmak da istemediğini aktardı.

Öte yandan, ABD’de Finansal İstikrar Gözetim Konseyi, bu yıl ilk kez finansal hizmetlerde yapay zekanın kullanımını finansal sistemde ortaya çıkan bir kırılganlık olarak tanımladı.

Uzun bir süredir ekonomik kriz yaşayan Arjantin’de hükümet, mali krizle mücadele kapsamında, Arjantin pesosunu, dolar karşısında yüzde 50’den fazla devalüe edeceğini ve kamu harcamalarını kısıtlayacağını duyurdu.

Bu gelişmelerle 3,88 ile 27 Temmuz’dan bu yana en düşük seviyeyi gören ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi haftayı yaklaşık 32 baz puan azalışla 3,9140’tan tamamladı.

ABD ekonomisinin yumuşak iniş yapabileceği ihtimali ve petrol talebini endişe edildiği kadar düşmeyeceğine yönelik beklentilerle Brent petrolün varil fiyatı da haftayı yüzde 1,4 yükselişle 77 dolardan tamamladı.

NEW YORK BORSASINDA POZİTİF SEYİR

Fed’in faiz kararıyla birlikte ABD’de makroekonomik verilerden alınan sinyaller ülke ekonomisinin yumuşak iniş yapabileceğine ilişkin öngörüleri desteklerken, New York borsasında da pozitif bir seyir izlendi.

New York Fed, kasım ayına ait Tüketici Beklentileri Anketi’nin sonuçlarını yayımladı. Buna göre, Amerikalı tüketicilerin kısa vadeli enflasyon beklentisi kasımda yüzde 3,4 ile Nisan 2021’den bu yana en düşük seviyesine indi.

AVRUPA BORSALARI

Avrupa borsaları ECB ve BoE kararları sonrasında haftayı karışık seyirle tamamladı

Avrupa tarafında da Fed’in ardından Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve İngiltere Merkez Bankası (BoE) yılın son toplantısında faizleri sabit bırakırken, ECB Başkanı Christine Lagarde, faiz indirimleri için zamana değil verilere bağlı kalacaklarını söyledi.

BoE’nin politika faizini beklentiler doğrultusunda son 15 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 5,25’te sabit bırakmasının ardından bankadan yapılan açıklamada, banka tahminlerinin politika faizinin 2024’ün üçüncü çeyreğine kadar yüzde 5,25’te kalması ve 2026 sonunda kademeli olarak yüzde 4,25’e düşürülmesi yönünde olduğu ifade edildi.

Almanya Merkez Bankası (Bundesbank), ülke ekonomisinin zayıf dış talep ve sanayi üretiminin yavaşlaması nedeniyle bu yıl yüzde 0,1 küçülmesinin beklediğini bildirdi.

Öte yandan, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, Ukrayna’nın yeniden inşasına yardımcı olmak için dondurulan Rus varlıklarından elde edilen gelirlerin farklı bir hesaba aktarılmasına yönelik plan hazırladı.

Ayrıca, Fitch Ratings, Avrupa konut piyasalarının çoğunda 2024 yılında ılımlı bir fiyat artışının görülmesinin beklendiğini bildirdi. Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin liderleri, Rusya’ya yönelik, elmas ticareti yasağını da içerecek 12. yaptırım paketinde anlaşma sağladı.

ASYA BORSALARI

Fed’in gelecek yıl faiz indirimlerine başlayabileceğine işaret etmesi ve ilk faiz indirimine martta başlama ihtimalinin yükselmesiyle artan risk iştahı Asya piyasalarına da taşındı.

Çin pay piyasalarındaki düşüşe emlak sektörü öncülük etti. Çin hükümetinin, ekonominin hangi alanlarını destekleyeceğine ilişkin belirsizlik sıcaklığını korurken, analistler, hükümetin sanayi politikasına öncelik verebileceğini belirtti.

Çin’de sanayi üretimi kasımda yıllık yüzde 6,6 ile beklentileri aşarken, perakende satışlar yıllık yüzde 10,1 artışla tahminlerin altında kaldı.

Japonya’da açıklanan verilere göre, sanayi üretimi aylık yüzde 1,3 artışla beklentileri aşarken, kapasite kullanım oranı yüzde 1,5 oldu.

Japonya’da öncü imalat sanayi PMI 47,7 ile öngörülerin altında kalırken, hizmet sektörü PMI 52 oldu.

Ülkede, üretici fiyatlarının kasımda neredeyse üç yılın en düşük seviyesine gerilemesi, Japonya Merkez Bankasının (BoJ) enflasyonist baskının hafiflediğine ilişkin görüşünü destekledi. Japonya’da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) kasımda aylık yüzde 0,2 , yıllık yüzde 0,3 arttı.

Japonya Merkez Bankasının (BoJ) gelecek hafta alacağı para politikası kararları yatırımcıların odağında bulunurken, analistler, bankanın normalleşme adımlarının ilk sinyallerini verebileceği yönündeki beklentilerin güçlenmeye devam ettiğini bildirdi.

TÜRKİYE’DE GÖZLER TCMB’NİN ÜZERİNDE

Yurt içinde geçen hafta Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi yüzde 1,01 artışla 7.993,85 puandan tamamladı.

Geçen hafta Dış Ekonomik İlişkiler Kurulunun (DEİK) Yönetim Kurulu Toplantısı’na katılan, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Dr. Hafize Gaye Erkan, fiyat istikrarının reel sektör açısından önemine dikkati çekerek, merkez bankalarının toplumsal refaha katkılarının ancak fiyat istikrarına odaklanan para politikasıyla gerçekleştiğini ifade etti.

Yeni ekonomi yönetiminin attığı adımlarla mayıs sonundan bu yana düşüş eğiliminde hareket eden Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) de Mart 2021’den bu yana ilk kez 300 baz puanın altına gerileyerek 290 baz puana indi.

Bu arada, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türkiye’nin kredi notuna ilişkin değerlendirme yapılmadığını duyurdu.

Gelecek hafta çarşamba tüketici güven endeksi, perşembe TCMB’nin Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında açıklayacağı faiz kararı takip edilecek.

TCMB’nin PPK toplantısına ilişkin AA Finans’ın beklenti anketine katılan ekonomistler, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının (politika faizi) 250 baz puan artırarak yüzde 42,50’ye çıkarılacağını tahmin ediyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir